Bunun başıma geleceğini hiç düşünmemiştim. Çizgiyi aşacağımı, kız kardeşimin güvenini boşa çıkaracağımı hiç düşünmemiştim. Ama işte buradayım, odamda oturmuş, kız kardeşimin kocası Murat ile olan gizli ilişkimi yazıyorum.
Her şey yeterince masum bir şekilde başladı. Ergenliğin çalkantılı sularında yol almaya çalışan, henüz 18 yaşında genç bir kızdım. Murat her zaman yanımdaydı, beni dinliyordu ve teselli ediyordu. Hayatımın kayasıydı, her zaman güvenebileceğim tek kişiydi.
Ama günler haftalara, haftalar aylara dönüşürken, Murat'a olan hislerim değişmeye başladı. Kendimi ona açıklayamadığım şekillerde çekilirken buldum. Gücüne, nezaketine, mizah anlayışına çekiliyordum. Ona bir erkek olarak çekiliyordum.
Bir gece, kanepede oturup film izlerken, elinin benimkine değdiğini hissettim. Basit bir hareketti ama vücudumda bir elektrik şoku yarattı. Ona bakmak için döndüm ve gözlerinde daha önce hiç görmediğim bir şey gördüm. Arzu. Şehvet. Ve o anda onu istediğimi, ona ihtiyacım olduğunu biliyordum.
İlişkimiz gizlice, dünyadan gizli başladı. Birbirimize olan tutkumuz bir orman yangını gibi yanarak, birlikte vakit geçirebildiğimizde anlar çalardık. Onun kollarında yatar, güçlü kucaklamasını hissederdim ve ait olduğum yerde olduğumu bilirdim.
Ama günler haftalara, haftalar aylara dönüşürken gerçeği anlamaya başladım. Murat'a aşıktım ve o da bana aşıktı. Ama birlikte olamazdık. Tuzaktaydık, yalanlar ve aldatmacalar ağında yakalanmıştık.
Ve böylece, şimdi burada oturuyorum, düşüncelerimi ve hislerimi yazıyorum, her şeye anlam vermeye çalışıyorum. Sahip olduğumuz şeyin yanlış olduğunu, asla olamayacağını biliyorum. Ama hissettiklerime engel olamıyorum. İçimde yanan sevgiye engel olamıyorum.
Murat, eğer bunu okuyorsan, seni sevdiğimi bil. Seni her zaman seveceğim. Ve asla birlikte olamasak bile, kalbimde her zaman özel bir yerin olacak.